Wall Street küresel ekonomideki tüm tedirginliğe, sorunlara rağmen yeni rekorlar kırıyor. Ancak, diğer yandan dünyanın en zengin ülkesinde yeni yıl tatili öncesinde borsalarda müthiş rekorların, getirilerin kutlaması yapılırken, halkın bir bölümü de açlıkla, yoksullukla ve evsizlikle karşı karşıya…
Yılda 150 milyar dolardan fazla gıda ihracatı yapan ABD’de açlık hızla artıyor. Ülkenin bir bölümü adeta Afrika veya Asya’da gelişmekte olan bir ülke gibi…
ABD’de sekiz haneden biri, yani 44.2 milyon kişi gıda güvensizliğiyle karşı karşıya… Bu hanelerde yaşayan çocuk sayısı yüzde 45 artışla 13.4 milyon oldu. Gıda fiyatları son iki yılda yüzde 11 arttı ve birçok gıdada kıtlık yaşanıyor.
Gıda güvensizliğinin ve açlığın temel nedeni, Joe Biden yönetimi tarafından hazırlanan ve Kongre tarafından onaylanan, yoksulluğun daha da artmasına neden olan federal sosyal programlarda yapılan kesintiler…
Evsizlerin sayısı da önceki yıla göre yüzde 12 artışla 653 bine ulaştı ve tüm zamanların rekorunu kırdı. ABD’de 186 kişiyle en fazla milyardere ev sahipliği yapan Kaliforniya, 181 bin kişiyle aynı zamanda en yüksek evsiz nüfusa da sahip. Çocuklu ailelerde evsizlik yüzde 15 artarken, altı evsizden biri, 55 ile 64 yaşları arasında.
Her zamankinden daha fazla Amerikalı açlık çekerken ve sokaklarda yaşarken, milyonlarcası da onlara katılmaktan bir adım uzaktayken, ultra zenginlerin durumu hiç bu kadar iyi olmadı. Americans For Tax Fairness adlı düşünce tankı, Kasım 2023 itibarıyla ABD’deki 741 milyarderin kolektif servetinin, “şimdiye kadar kaydedilen en yüksek miktar” olan 5.2 trilyon dolara çıktığını açıkladı.
WALL STREET NEDEN YENİ REKORLAR KIRIYOR?
ABD’de enflasyon verilerinin beklenenden düşük gelmesi ve bunun da Merkez Bankası’nın (FED) önümüzdeki yıl faiz artırmasına neden olmayacağı beklentisi hisse senetlerine talebi coşturdu. 2024 ABD’de seçim yılı, ekonominin vites düşüreceği ve jeopolitik faktörlere rağmen yükselişin sürmesi bekleniyor.
Piyasalar, FED’in Mart 2024’te faiz oranlarını düşürmeye başlayacağı ve aynı zamanda ekonomiyi resesyona sokmadan, “yumuşak bir inişle” enflasyonu dizginleyebileceği inancını taşıyorlar.
FED’in 2022-2023 faiz oranı artırım kampanyalarının ABD’de enflasyonist baskıları kesin bir şekilde gerilettiğine dair yeni kanıtlarla yeni yıla giriliyor. Çünkü Cuma günü açıklanan veriler, enflasyonun şu anda yüzde 2 veya altında olduğunu gösteriyor. Kasım ayında kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksinin yüzde 0.1 düştüğünü gösteren veri, enflasyonun daha da düşeceği sinyalini verdi.
Dow Jones endeksi Salı günü (19 Aralık) 37.557 puana çıkarak tüm zamanların en yükseğine ulaştı. S&P 500 endeksi de 4.768 puan ile rekora ulaştı. S&P 500 yılı yüzde 25 getiri ile kapatırken teknoloji devleri Apple, Amazon ve Microsoft piyasanın üzerinde bir performans göstererek endekslere öncülük etti.
Endeksler, sekiz hafta art arda yükseldi. S&P 500 2017 sonundan bu yana, Nasdaq ve Dow Jones 2019’un başından bu yana art arda yaşanan en uzun haftalık yükseliş serisini kaydetti.
DÜNYANIN EN KISA BALAYI
Dünyanın en kısa balayı… Bu sözler yeni evli bir çift için değil. Arjantin’in faşist ve kendisine anarko-kapitalist denilmesini isteyen yeni Devlet Başkanı Javier Milei’ye karşı Arjantin halkının kısa sürede nefrete dönüşen ruh halini anlatıyor.
Göreve gelir gelmez şok tedavisiyle işe başlayan; yüzde 50’nin üzerinde devalüasyon, müthiş fiyat artışları, bütün sosyal yardımların ve sübvansiyonların kesilmesi ya da azaltılması, kamu şirketlerinin özelleştirilmesi gibi radikal önlemlerle dolu bir paket açıklayan Milei, halkın sokaklara dökülmesine neden oldu. Halk Buenos Aires’te Plaza de Mayo meydanında gösteriler yaptı, polisle çatıştı.
Milei’nin Gereklilik ve Aciliyet Kararnamesi adını verdiği önlemler, esasında çalışan kesimleri, yoksulları mevcut ücret, emeklilik ve sosyal yardım haklarından mahrum ediyor.
Ancak, bu önlemlere Wall Street, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Arjantin’in iş dünyasından destek var. Arjantin’in 44 milyar dolar borçlu olduğu IMF, Milei’nin açıkladığı kararları ‘cesur’ olarak nitelendirdi.
Arjantin çok önemli, önümüzdeki yazılarda daha ayrıntılı incelemeyi sürdüreceğiz.
PETROLDE ÇOK ÖNEMLİ GELİŞMELER VAR
Petrol fiyatları 13 Aralık’ta altı ayın dip noktasını gördükten sonra yükselmeye başladı. Brent petrolünün varili 13 Aralık’ta 72.29 dolara kadar düştükten sonra, önce Uluslararası Enerji Ajansı’nın 2024 yılında küresel petrol talebinin beklentilerin üzerinde artacağı raporu ve doların değer kazanmasıyla yükselmeye başladı.
Ardından, Yemen’deki Husi isyancılarının Kızıldeniz’deki petrol tankerlerine saldırısı fiyatları daha da yukarı çekti. İngiliz petrol devi BP saldırı riski nedeniyle Kızıldeniz üzerinden sevkiyatlarını durdurdu. Bu gelişmeler üzerine Çarşamba günü Brent petrolün varili 79.70 dolara çıktı ve önceki haftaki dip noktadan itibaren yüzde 10 artmış oldu.
Ancak, haftanın son iki günü Angola’nın OPEC üyeliğinden ayrılma kararı gibi beklenmedik gelişmenin petrol kartelinin etkinliğini zayıflatacağı beklentisi yaratmasıyla fiyatlar bir miktar gevşedi ve Brent petrol haftayı 79,07 dolardan kapattı.
NE OLACAK BU EMEKLİLERİN HALİ?
Emekliler artık toplumsal bir kriz haline geldi. Ocak ayında aylıklara yüzde 50 zam yapılsa bile çoğu emeklinin aylığı açlık sınırının, asgari ücretin altında kalmaya devam edecek. Toplam 15.7 milyon emeklinin altı milyonu en düşük aylık olan 7.500 lira alıyor. Ortalama aylık 8.500 lira. Sosyal yardım alan emekli ve yaşlı sayısı 10.4 milyon.
EMEKLİLER KONUSUNDA 44 ÜLKE ARASINDA SONDAN ÜÇÜNCÜYÜZ
Türkiye, gelişmiş ve önde gelen gelişmekte olan ülkeler arasında emekliler konusunda en alt sıralarda yer alıyor. Natixis Bank’ın her yıl yaptığı Küresel Emeklilik Endeksi araştırmasında, 44 ülke arasında sondan üçüncü… 2022 araştırmasında 41’inciydi, 2023’te 42’inci oldu. Türkiye’nin altında Brezilya ve Hindistan var.
Kolombiya, Meksika, Çin, Rusya, Yunanistan, Şili Macaristan, Polonya ve tabii ki gelişmiş ülkeler bizden iyi durumdalar.
YAŞLILARA YAPILAN SOSYAL HARCAMALAR AVRUPA’NIN YARISI KADAR BİLE DEĞİL
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün Dünya Sosyal Koruma Raporu 2020-22 çalışmasına göre, yaşlılara yapılan sosyal harcamaların (sağlık hariç) milli gelire oranında da yüzde 6.8 ile pek parlak bir yerde durmuyoruz. İran, Polonya, Litvanya gibi ülkeler ayarındayız.
Bu oran, Rusya’da 10.3, Sırbistan’da yüzde 9.9, Brezilya’da yüzde 9.7, Makedonya’da yüzde 9.4, Bulgaristan’da yüzde 9… Portekiz, Yunanistan, İtalya, Fransa, Finlandiya, Avusturya gibi ülkeler ise bizim iki katımızdan daha çok harcama yapıyor.
DIŞARDA PARA ARAMIYORMUŞUZ…
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Yurt dışında para aramıyoruz. Türkiye’nin paraya ihtiyacı yok” demiş. Sormak lazım, para ihtiyacı yoksa Motorlu Taşıtlar Vergisi niye iki kez alınıyor? Emeklilere niçin insanca bir yaşam sürdürecekleri aylık verilmiyor? Ülkenin bütün değerleri yok pahasına satıldıktan sonra, artık İstanbul’daki taşınmazlara sıra gelmiş durumda… Kamunun elinde çok az varlık var ve bunlar ağırlıklı olarak enerji santralleri, sıra onlara mı geliyor?
TÜRKİYE İHRACATA ANCAK YÜKSEK TEKNOLOJİLİ İHRACATA ODAKLANMALI
Dışarda para aramak, içerde aynı vergiyi iki kez almak yerine, ihracata ancak yüksek teknoloji ihracatına odaklanmamız gerekiyor. Türkiye’nin ihracatta kilogram fiyatı 1.5 dolar. Bu rakam Japonya’da 3.86, İtalya’da 3.21, Polanya’da 2.35 dolar. İhracatçılar, kilogram değerini üç dolara yaklaştırabildiğimiz zaman yıllık 500 milyar dolarlık ihracata ulaşabileceğimizi söylüyor.
2022’de Türkiye’nin ihracatı şimdiye dek en yükseği olan 254 milyar dolar oldu. Bu yılın ilk 11 ayında ihracat 233 milyar dolar. En çok ihracat yapan 30’uncu ülkeyiz. 500 milyar dolar ihracat rakamını yakalasak bugünkü koşullarda 16’ıncı olabiliriz. Bunun yolu; yüksek teknoloji, ar-ge, tasarım ve inovasyondan geçiyor.
Küresel mal ihracatı 2022 yılında 25 trilyon dolara ulaştı. Uluslararası ticaret küreselleşme ve teknolojinin gelişmesi gibi unsurlarla son 20 yılda yüzde 300 arttı. Türkiye’nin ihracatı ise yüzde 438 arttı, evet bu başarı ama yeterli değil.
KÜRESEL İHRACAT HIZLA ARTIYOR, TÜRKİYE YERİNİ ALMALI
En büyük ihracatçı ülkesi, tabii ki “dünyanın fabrikası” olarak bilinen Çin; 2022’de 3.6 trilyon dolarla küresel ihracatın yüzde 14’ünü yapıyor. İkinci ABD, 2.1 trilyon dolar, üçüncü Almanya 1.7 trilyon dolar. Bu üç ülke küresel ihracatın yüzde 30’unu gerçekleştiriyor. Dünyanın en büyük ihracatçı 11 ülkesi ise, 12,8 trilyon dolarla toplam ihracatın yarısından fazlasını yapıyor. Kalan onlarca ülke ise 12.1 trilyon dolarla yarısından azını yapıyor.
İşte ihracatın niteliği burada ortaya çıkıyor. Çin, Japonya, Güney Kore, Singapur, Malezya, Filipinler gibi ülkeler; akıllı telefon, bilgisayar, optik okuyucular, entegre devreler, yarıiletkenler, güneş enerjisi aparatları ihraç ederek ihracatta yüksek teknolojili ürünlerin payını en yükseğe çıkardılar.
YOKSULLAŞMA GÖSTERGESİ; SOSYAL YARDIMLAR ZİRVE YAPTI, CARİ TRANSFERLER HANE HALKINA GİDİYOR
Yılın ilk 11 ayında bütçe açığı 532 milyar lira oldu. 4.66 milyar liralık bütçe gelirinin 4.05 trilyonu bütçe gelirlerinden sağlandı. 11 ayda 5.19 trilyon lira gider var ve bunun 2.06 trilyonu cari transferlere gitti. Cari transferler içinde en büyük kalem 779 milyar lira ile geçen yıla göre yüzde 294 artan sağlık, eğitim ve sosyal yardım giderleri… Bir başka büyük kalem ise; 201 milyar lira ile hane halkına yapılan transferler, yüzde 115 artmış. Yoksullaşmanın ne hızda arttığının bir başka göstergesi…
Sosyal yardımların zirve yapmasından da bunu anlayabiliriz. 4.4 milyon hane yani 17.6 milyon kişi yoksulluk yardımı alıyor. Her 100 kişiden 13.3’ü yardımsız yaşayamıyor. Maalesef, sosyal yardım bu değil.
SAĞLIK SİSTEMİ ÇÖKTÜ, ECZANELERDE İLAÇ YOK, HASTANELER RANDEVU VERMİYOR
O kadar övündükleri sağlık sistemi çökmüş durumda. Eczanelerde ilaç bulunmuyor. Çünkü şirketler kısa bir süre sonra zam yapılacağı için dağıtım yapmıyorlar. Eczacılar, bulunmayan ilaçların zamdan sonra piyasaya çıkacağını söylüyor. Bu aslında bir suç, devletin müdahale etmesi gerekiyor. Onu geçelim, devlet hastaneleri randevu vermiyor. Bir ay, 45 gün sonraya randevular söz konusu… Gidebilenler özel hastanelere gidiyor. Orta karar bir hastanede doktor muayene ücreti 1.600 lira, en basitinden kan ve idrar tahlili 2 bin lira. Size ortalama emekli maaşını söylemiş miydim?